Project Detail
Platin Tower
Proje tarihi : 2000-2011
Yapı büyüklüğü : 60.000 m2
Ankara’nın yeni prestij aksı olan, İnönü Bulvarında (Ankara-Eskişehir yolu) MTA (Maden Tetkik Arama Enstitüsü) karşısında yer alan Platin Tower uzun bir proje/yapım sürecinin sonucunda ortaya çıktı.
Büromuz yaklaşık 10 yıldır bu tasarım/inşaat sürecini yaşadı. Önce, 5000 m2 olan parselde 20.000 m2 lik bir büro/ticaret yapısı tasarımlandı. (Bkz. Arradamento Mimarlık sayı: 2008/4) sonra plan notları gereği 2 parsel birleşince imar hakları arttı, proje bırakıldı. Yeni hazırlanan ve mal sahiplerinin onayını alan 55.000 m2‘lik bir proje hazırlandı. Proje, 100 metre cepheli Toyota Showroom ile üstünde yükselen büro bloğundan oluşuyordu. Batı cephesinde atriumlar yapılarak güneş kontrolü ve çağdaş bir büro konsepti aranmıştı. Yapı bu yönde (batı/doğu) daha ince, iken güney/kuzey yönünde daha geniş bir yüzeye sahipti. Böylece ana bulvarla olan yüzü öne çıkmıştı. Yapının genel imajı gene hız, aerodinamiklik üstünden kurgulanmıştı. Mal sahipleri önce kendi yapacaklarını belirttikleri projeye onay verdiler. Sonra belediyeye teslim aşamasındaki projeyi kat karşılığı bir yüklenici firmaya devrettiler. Konsept tamamen değişti. Zemin katlar mağazalara, büro katları 4 eşit büroyu kapsayan kare plana dönüştü. “Cam nasıl silinecek” endişesi ile yapı tamamen dümdüz monalitik bir biçimlenmeye zorlandı. Özellikle ısı/güneş/ekoloji endişeleri nedeni ile hazırlanan yaklaşık 20 ayrı öneri işverenlerce kabul görmedi. İşin büroyu yıpratıcı noktalara gitmesi karşısında, büro bugünkü mimari çözümü “ortak buluşma” olarak sunup, geliştirdi. Sunulan projede batı/güney cephesi camlarının ısı geçirgenlik katsayısının farklı olmasında anlaşma sağlamdı.
Büromuz, yapının inşası sırasında kısa süreli bir danışmanlık hizmeti verebildi. O nedenle bu ilkelerin ne kadar uygulandığını halen bilmiyoruz.
İnşaat sürerken son aşamaya kadar, yapı kimliğinin tartışmalarının bitmemesi ve Ankara imarında sürekli görülen “sürpriz değişimler” projeyi sürekli etkiledi. Örneğin mağazaların üst terasındaki genişlemiş bölüm, aniden artan 1000 m2 ilave sonucu, işveren isteği ile ilave edildi. Yapının bitişinin nasıl olacağı iç yakıcı bir süreç, ne bizim istediğimiz oldu, ne de yüklenicinin… Biraz ustalar, biraz işçiler, biraz mühendisler ve sonuç ortada.
Gene de yapıda, monolitik etkinin cumbamsı elemanlarla çeşitlenmesi ve bitiş katlarının farklı tasarımlanması uğraşı bizim önerilerimizdir. “Kentle ilişki ve kentsel kimlik olmalı” endişelerimize rant/imar/işveren/mal sahibi/mimar/kent kelimelerinin içinden çıkartabildiklerimizdir.